Bekaert işçileri tek adam rejiminin “grev erteleme” kararını tanımadı

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Binali Ağar

Türkiye işçi sınıfı derin yoksulluğun girdabındaki cendereye 2021 yılının son çeyreğinde yükselen enflasyonun gölgesinde girmiş oldu, 

2003 yıldan beri çoğunlukla tek haneli gerçekleşen enflasyon oranında ilk iki-üç ay içerisinde ve 2022 yılı boyunca hiper yükselişler oldu, TÜİK tarafından açıklanan enflasyon oranı halkın pazar ve market reyonlarında karşılaştığı günlük değişen fiyat etiketleri ile uzaktan yakından hiçbir tutarlılığı yoktu. İşçi sınıfı yoksulluğun en derinini yaşıyordu.  

2021 yılı sonu ve 2022 yılı başlarında derinleşen hayat pahalılığına karşı işçi eylemleri dalga dalga yükselerek devam etti, bunların en başında sendikasız Trendyol işçilerine işverence teklif edilen zam oranının enflasyon gerçekliğinin çok çok altında kalması nedeni ile Trendyol işçilerinin örgütlü ve direngen mücadelesi ile işçilerin kontak kapatması, elle tutulur bir kazanımla sonuçlanmasıydı, yine İstanbul ve Gaziantep’te çorap fabrikası işçilerine yoksulluğu ve yokluğu dayatan işverenin teklifini kabul etmeyip kenetlenen işçilerin filli iş durması sonucunda önemli kazanımlar elde edilerek sonuçlandı. Türkiye’nin dört bir yanında buna benzer işçi eylemleri ve iş durdurmaları sürerek devam etti.

2022 Ocak’ta asgari ücrete gelen %50 zam oranı eriyip giderken, ilk altı ayın sonunda temmuz itibariyle, aynı yıl içinde asgari ücrete yapılan ikinci zam (%30) da durumu kurtaramadı. Gerçek enflasyonu geniş halk kitleleri iliklerine kadar yaşıyordu 

Ülke genelinde pek çok iş yerinde ücret artışı oranının asgari ücret artış oranının altında kalması zam talepli işçi eylemlerinin artmasına neden oldu  

2022 Aralık’ta 2023 yılı asgari ücret belirlemesi görüşmelerinin son toplantısında yapılan %56 zam ile 8 bin 506 lira olarak açıklandı. Bu rakam, sendikaların araştırma merkezlerince açıklanan açlık sınırının altında ve sendikacılarca imzalanan bir çok TİS’in de üstündeydi.

Diğer taraftan toplu iş sözleşmesi süreci yürüten Birleşik Metal-İş ve Çelik-İş üyesi  metal işçilerinin anayasal hakları olan grev hakkının fiilen gasp edilmesi anlamı taşıyan “grev erteleme” kararının tek adam rejimince ilan edilmesi geniş halk kesimi ve özellikle Birleşik Metal İş üyesi Bekaert işçilerince büyük tepki çekti, keyfi grev erteleme kararını tanımayan Bekaert işçileri anayasal grev haklarını fiili olarak devam ettirdiler. 18 gün süren fiili grev sonunda ilk altı ay %84,3’lük bir artış ve sonraki 6 aylık dönemler için enflasyon+%2 şeklinde kazanımla sonuçlandı. Bu grevin fiili olarak devam ettirilmesi işçi sınıfının fiili meşru mücadelesinin ön açıcı pratiği olarak ulu ortadadır. İşçi sınıfı tek taraflı belirlenen keyfi kararları uygulatmayarak reddetmiştir. Bekaert işçilerinden sonra hali hazırda Selüloz-İş üyesi Kartonsan işçilerinin gerevi de devam ediyor

Bekaert işçilerin bu ön açıcı pratiği; geniş halk kesimleri, sivil toplum kuruluşları, bağımsız platformlar ve sendikalarca meydanlarda dosta düşmana yüksek perdeden dektere edilmesinde yarar vardı; bu eksikliği, tespiti ve özeleştiriyi de belirtmeden edemeyeceğim.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
3
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Bekaert işçileri tek adam rejiminin “grev erteleme” kararını tanımadı

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Giriş Yap

Pravda gazetesi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin